İkinci Dünya Savaşı, insanlık tarihinin en kanlı ve dramatik dönemlerinden biri olarak sinema dünyasında da çokça işlendi. Bu savaşı konu alan birçok film çekilmiştir; kimisi savaşın çarpıcı hikayelerini anlatırken, kimisi insan ruhunun karanlık taraflarını gözler önüne sermiştir. İşte, İkinci Dünya Savaşı’nın atmosferini çarpıcı şekilde yansıtan, en iyi 10 film.
Konu: Gerçek bir hikayeden uyarlanan film, Nazi Almanyası’nda Yahudi soykırımını anlatıyor. Alman iş insanı Oskar Schindler’in, fabrikasında çalıştırdığı Yahudilerin hayatlarını kurtarmak için yaptığı fedakarlıklar merkeze alınır. Bu duygu yüklü ve çarpıcı yapım, insanlığın en karanlık dönemlerinden birine ışık tutar.
Saving Private Ryan (1998)
Yönetmen: Steven Spielberg
Konu: Normandiya Çıkarması’nın ardından, savaştaki dört oğlundan üçünü kaybeden bir annenin hayatta kalan son oğlunun (James Ryan) kurtarılması için gönderilen bir grup askerin hikayesini anlatır. Film, savaşın tüm dehşetini ve askerlerin yaşadığı psikolojik zorlukları gözler önüne serer. Açılış sahnesindeki Normandiya Çıkarması, sinema tarihinin en etkileyici sahnelerinden biridir.
The Pianist (2002)
Yönetmen: Roman Polanski
Konu: İkinci Dünya Savaşı sırasında Nazi işgalindeki Polonya’da, Yahudi bir piyanist olan Władysław Szpilman’ın hayatta kalma mücadelesini anlatır. Film, savaşın bireyin hayatını nasıl altüst ettiğini, dehşeti bir insan üzerinden anlatırken, sanatın hayatta kalma aracı olarak nasıl bir umut olabileceğini gösterir.
Dunkirk (2017)
Yönetmen: Christopher Nolan
Konu: İngiliz, Fransız ve Belçika askerlerinin Nazi kuvvetleri tarafından Dunkirk sahilinde kuşatıldığı ve müttefiklerin tarihin en büyük tahliyelerinden birini gerçekleştirdiği operasyonu anlatır. Film, üç farklı zaman diliminde (hava, kara ve deniz) geçen hassas anlatımıyla dikkat çeker ve savaşın bireysel hikayelerine odaklanır.
Life is Beautiful (La Vita è Bella, 1997)
Yönetmen: Roberto Benigni
Konu: Bir İtalyan babanın, II. Dünya Savaşı sırasında oğlu ile birlikte toplama kampına götürülüşünü ve burada oğlunu korkunç gerçeklerden korumak için savaşı bir oyun gibi göstermesini anlatır. Mizah ve trajedinin iç içe olduğu bu film, dramalarla dolu savaş yıllarına farklı bir pencereden bakar.
Inglourious Basterds (2009)
Yönetmen: Quentin Tarantino
Konu: II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası’na karşı savaşan bir grup ABD askeri ile intikam dolu bir hikayesi olan bir Fransız kadını birbirine bağlayan kurgusal bir öyküyü anlatıyor. Tarantino’nun karakteristik tarzıyla dolu bu film, alternatif bir tarih kurgusu sunarken, savaşı kara mizah ve aksiyonla işler.
The Bridge on the River Kwai (1957)
Yönetmen: David Lean
Konu: Japonların esir aldığı bir grup İngiliz askeri, Tayland’da stratejik bir köprü inşa etmek zorunda kalır. Film, askerlerin gurur ile zorunluluklar arasında kalışını ve savaşın absürdlüğünü sorgular. Gerilim dolu finaliyle savaş sinemasının klasiklerinden biri olmuştur.
Come and See (1985)
Yönetmen: Elem Klimov
Konu: Nazi kuvvetlerinin işgal ettiği Belarus’ta, bir gencin savaşın dehşetiyle tanışmasını ve hayatının nasıl bir kabusa dönüştüğünü anlatır. Savaşın estetikleştirilmediği bu film, gerçekçi görüntüleri ve etkileyici anlatımıyla izleyenleri şok eder.
Letters from Iwo Jima (2006)
Yönetmen: Clint Eastwood
Konu: Iwo Jima Muharebesi’ni Japon askerlerinin gözünden anlatır. Japon askerlerinin kendi iç çatışmaları, korkuları ve fedakarlıkları üzerinden savaşın insani boyutuna ışık tutar. Clint Eastwood, bu filmi “Flags of Our Fathers (2006)” adlı diğer eseriyle aynı dönemde çekmiştir, ancak bu film Japon askerlerinin hikayesini merkezine alır.
Fury (2014)
Yönetmen: David Ayer
Konu: II. Dünya Savaşı’nın son haftalarında bir Sherman tankının mürettebatı, Alman topraklarında zorlu bir saldırı göreviyle karşı karşıya kalır. Film, savaşın çarpıcı ve acımasız yüzünü gösterirken, ekip içindeki bağları ve moral sorumluluğunu işler.